Isı değişikliğine karşı yüz, boyun ve gözleri koruyun
- 02-02-2012
- KATEGORİ Beden ve Ruh Sağlığı
- YAZAR Tuğba Akbey İnan
Soğuk havalarda ani ısı değişimleri yüz felcine yol açıyor. Dışarı çıkarken ısı değişikliğine karşı yüz, boyun ve gözler mutlaka korunmalı.Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüsnü Efendi, yüz felcinin yüz kaslarına giden uyarıların engellenmesiyle oluştuğunu belirtti. Efendi, soğuk nedeniyle daha etkili hale gelen bazı virüslerin de sinir sistemindeki hasarı artırdığını söyledi. Hastaların ilk anda yüz felci geçirdiklerini anlayamayabileceklerini ifade eden Efendi, felcin kulak arkasındaki bir ağrıyla kendisini belli ettiğini vurguladı.
Göz çevresi ve ağızda güçsüzlüğün ortaya çıkmasıyla hastaların gözlerini kapatamadıklarını fark ettiklerine dikkati çeken Efendi, "Hasta felç geçirince bir şeyler içmeye çalışırken, ağzını tam kullanamadığından, sıvılar ağzının bir tarafından akar. Gülmeye çalışırken de ağzının bir tarafının sınırlı olduğunu anlar. Yüz felci geçiren hastaların büyük bir çoğunluğunda ilk 4 ile 6 hafta arasında önemli iyileşmeler görülür. Ancak hastaların yüzde 35'inde daha uzun süre devam eden ve düzelmeyen kalıcı nörolojik sorunlara da sebep olabilir." diye konuştu.
Prof. Dr. Hüsnü Efendi, yüz felci geçiren bir hastada en çok korkulanın, gözleri kapayamamaya bağlı olarak, korneanın zarar görmesi olduğunu belirtti. Efendi, kısmi felç durumuna bağlı olarak gözler tam kapatılamadığı zaman, dışarıya çıkıldığında veya uyku sırasında gözün açık kalması nedeniyle gözde enfeksiyon, kornea tabakasında yaralanmaların ortaya çıktığını aktardı.
Yüz felcinin çok basit önlemlerle engellenebileceğini ifade eden Efendi'ye göre, dışarı çıkarken ısı değişikliğine karşı göz, yüz ve boyun, atkı ve şapkayla korunmalı. Kişi, yüz felci geçirdiğini anladığı anda hastaneye gitmeli. Yüzün hareket etmesini sağlayacak sakız çiğneme, ayna karşısında gözü kapatıp açma, gülme, kaşları havaya kaldırma gibi basit egzersizler, iyileşmede yardımcı etken.
Zaman Gazetesi
Göz çevresi ve ağızda güçsüzlüğün ortaya çıkmasıyla hastaların gözlerini kapatamadıklarını fark ettiklerine dikkati çeken Efendi, "Hasta felç geçirince bir şeyler içmeye çalışırken, ağzını tam kullanamadığından, sıvılar ağzının bir tarafından akar. Gülmeye çalışırken de ağzının bir tarafının sınırlı olduğunu anlar. Yüz felci geçiren hastaların büyük bir çoğunluğunda ilk 4 ile 6 hafta arasında önemli iyileşmeler görülür. Ancak hastaların yüzde 35'inde daha uzun süre devam eden ve düzelmeyen kalıcı nörolojik sorunlara da sebep olabilir." diye konuştu.
Prof. Dr. Hüsnü Efendi, yüz felci geçiren bir hastada en çok korkulanın, gözleri kapayamamaya bağlı olarak, korneanın zarar görmesi olduğunu belirtti. Efendi, kısmi felç durumuna bağlı olarak gözler tam kapatılamadığı zaman, dışarıya çıkıldığında veya uyku sırasında gözün açık kalması nedeniyle gözde enfeksiyon, kornea tabakasında yaralanmaların ortaya çıktığını aktardı.
Yüz felcinin çok basit önlemlerle engellenebileceğini ifade eden Efendi'ye göre, dışarı çıkarken ısı değişikliğine karşı göz, yüz ve boyun, atkı ve şapkayla korunmalı. Kişi, yüz felci geçirdiğini anladığı anda hastaneye gitmeli. Yüzün hareket etmesini sağlayacak sakız çiğneme, ayna karşısında gözü kapatıp açma, gülme, kaşları havaya kaldırma gibi basit egzersizler, iyileşmede yardımcı etken.
Zaman Gazetesi
0 Yorum Yorum Yaz