Ben Erkeksem Caniler Ne?
- 25-02-2015
- KATEGORİ Hüseyin Küçük
- YAZAR Sema Maraşlı
Arkadaşlarım hep şikayet ederdi gerçi hala şikayet ediyorlar çok romantiksin ve ince fikirlisin eşlerimizde senin yüzünden başımıza kakıyorlar, Hüseyin kadar olamıyorsunuz diye. Bir kaç örnek vermek istiyorum ve bu örneklerin en başımda fizik tedavi uzmanım. 2006 yılından bu yana doktorluğumu yapıyor, boyun fıtığı tedavisi görüyorum ve çok memnunum. Aramızdaki bağ doktor hasta ilişkisini geçti abla-kardeş ilişkisine döndü ve bir vefa örneği yani bir Müslüman vefalı alacak sözünden yola çıkarak arada bir haddim olmayarak çiçek çikolata vb. ufak tefek hediyeler alır veya gönderirim. Bunun nedeni tamamen doktorumun gerçekten bana önemle yaklaşması ve benim de ona sadece değer verdiğim için ufakta olsa hediyeler vermem tamamen vefa.
Bir başka örnek, Almanya da ve Yunanistan da kuzenlerim var ama hayatım boyunca görmedim internetten bulduk birbirimizi ve o kadar insanca yaklaştık ki birbirimize hediyeler havalarda uçuştu. Elbette değer hediye ile ölçülmez ama öyle bir zamanda telefon geliyor ki sıkılmış moralimin bozuk olduğu anlarda uzaklardan seni düşünen birileri olduğunu bilmek güzel ve size gerçekten değer verdiğini anlıyorsunuz.
Peki siz hiç karşılıksız beklentisiz çıkarsız insanlara hediye aldınız mı? Hele hiç görmediniz yani orada olduğunu biliyorsunuz ama size karşılıksız değer veriyorlar. Buradaki kuzenlerimi ve kardeşlerimi hesaba bile katmıyorum benim için yaptıkları her şey ama her şey karşılıksız, tıpkı senelerdir sadece bana değer verdiği için benden tek kuruş almayan doktorum gibi.
Bazen arkadaşlarım yemeğe çağırır, elim boş gitmem, her nereye gidersem gideyim. Bir Allah dostu der ki, "Misafirliğe giderken elin boş gitmen, ekmek yapmaya giderken buğdaysız gitmeye benzer." bu sözün üzerine artık çok daha dikkat ediyorum.
Ufak bir anımı daha paylaşmak istiyorum, emar çektirmem gerekti ve çok fazla hareketsiz kalamadığım için Kocaeli'n de bir türlü çekemediler ben de Gebze'de özel bir hastaneye nöroloji bölümüne gittim orda bir doktor ile görüştüm, uzun uzun baktı "Öyle abartılacak bir durum yok aslında, senin emarını çekebilirlerdi ama uğraşmak istememişler sadece sakinleştirici bir iğne ile bu işi rahatlıkla hallederiz." dedi ve halletti. İzmit e döndüm ve ilk iş olarak bir kutu çikolata göndermek oldu o doktora, bu bir vefadır.
Mesela bir önceki yazımda evlenmek için görüştüğüm kızlardan bahsetmiştim. Onlara her fırsatta ufak tefek de olsa hediyeler alırdım iş yerlerine çiçekler gönderirdim. Arkadaşlarım hep dalga geçerdi "oğlum sen evlenirsen kılıbık olur çıkarsın" diye, Ya Allah aşkına, ben eşini döven söven kötü laf söyleyen biri olacağıma eve gelince yemek hazır mı lafı yerine "Hayatım seni özledim, seni seviyorum" demeyi tercih ederim.
O evde akşam yemeği olmasa da bir kuru ekmeğe bile razıyım, eşimin bir tek gülüşü ve huzurumuz olsun. Ben şunun idrakine vardım, kadınlar Rabbimizin birer emaneti ve emanete hıyanet eden dinden çıkar. Elbette ki bu evin erkeği yani koruyup kollayıcısı, yani eşinin üzerinde bir el olmayacak anlamına gelmez, erkek erkekliğini kadın da kadınlığını bildiği sürece o yuva cennet bahçesi olur.
Her gün haberlerde seyrediyorum eşlerine zulüm uygulayan insan dışı varlıkları ve içimden öyle öfke doğuyor ki. Ya ben bir kadın rahatsız olacak diye otobüste yer değiştiren, eğer otobüste kadın varsa ve boşsa o kadın arabadan inene kadar inmeyip bekleyen ve kadın indikten bir durak sonra inen birisi olarak o haberleri gördükçe erkekliğimden utanıyorum, adamlığımdan utanıyorum.
Ben ki evlenmek için görüştüğüm kızlarla görüştüğüm sürece kırmamak için üzmemek için susmayı tercih eden biriyim, ben ki kaldırımda bir kadın gördüğümde rahatsız olmasın diye iki adım yan tarafa doğru kayan biriyim, ben ki asansörde rahatsız olmasınlar diye binmemeyi tercih edip bekleyen birisiyim, ben ki bir eve girerken her ne olursa olsun mutlaka kapıyı çalan açık olsa dahi çalıp girmeyi tercih eden birisim.
Ya Allah aşkına soruyorum bu zülümleri yapan kişiler insansa ben neyim? Onlar erkekse ben neyim?Peygamber efendimiz (s.a. v) söküğünü kendi diker, gerektiğinde evi süpürür, gerektiğinde de evin her işini yapardı. SEN OLMASAYDIN BU ALEMİ YARATMAZDIM diyen, Rabbimizin alemlere rahmet olsun diye göndermiş kutlu peygamber (S A V) bunları yapıyorsa biz kimiz ya.
Rabbim bizi Peygamber efendimiz (S A V) ahlakı ile ahlaklandırsın, edebiyle edeplensin, eşlerine yuvalarına gerçek manada sahip çıkan kişilerden eylesin, Rabbim maneviyat yüklü bir nesil yetişmesini ve yetiştirmeyi nasip etsin.
Bir başka örnek, Almanya da ve Yunanistan da kuzenlerim var ama hayatım boyunca görmedim internetten bulduk birbirimizi ve o kadar insanca yaklaştık ki birbirimize hediyeler havalarda uçuştu. Elbette değer hediye ile ölçülmez ama öyle bir zamanda telefon geliyor ki sıkılmış moralimin bozuk olduğu anlarda uzaklardan seni düşünen birileri olduğunu bilmek güzel ve size gerçekten değer verdiğini anlıyorsunuz.
Peki siz hiç karşılıksız beklentisiz çıkarsız insanlara hediye aldınız mı? Hele hiç görmediniz yani orada olduğunu biliyorsunuz ama size karşılıksız değer veriyorlar. Buradaki kuzenlerimi ve kardeşlerimi hesaba bile katmıyorum benim için yaptıkları her şey ama her şey karşılıksız, tıpkı senelerdir sadece bana değer verdiği için benden tek kuruş almayan doktorum gibi.
Bazen arkadaşlarım yemeğe çağırır, elim boş gitmem, her nereye gidersem gideyim. Bir Allah dostu der ki, "Misafirliğe giderken elin boş gitmen, ekmek yapmaya giderken buğdaysız gitmeye benzer." bu sözün üzerine artık çok daha dikkat ediyorum.
Ufak bir anımı daha paylaşmak istiyorum, emar çektirmem gerekti ve çok fazla hareketsiz kalamadığım için Kocaeli'n de bir türlü çekemediler ben de Gebze'de özel bir hastaneye nöroloji bölümüne gittim orda bir doktor ile görüştüm, uzun uzun baktı "Öyle abartılacak bir durum yok aslında, senin emarını çekebilirlerdi ama uğraşmak istememişler sadece sakinleştirici bir iğne ile bu işi rahatlıkla hallederiz." dedi ve halletti. İzmit e döndüm ve ilk iş olarak bir kutu çikolata göndermek oldu o doktora, bu bir vefadır.
Mesela bir önceki yazımda evlenmek için görüştüğüm kızlardan bahsetmiştim. Onlara her fırsatta ufak tefek de olsa hediyeler alırdım iş yerlerine çiçekler gönderirdim. Arkadaşlarım hep dalga geçerdi "oğlum sen evlenirsen kılıbık olur çıkarsın" diye, Ya Allah aşkına, ben eşini döven söven kötü laf söyleyen biri olacağıma eve gelince yemek hazır mı lafı yerine "Hayatım seni özledim, seni seviyorum" demeyi tercih ederim.
O evde akşam yemeği olmasa da bir kuru ekmeğe bile razıyım, eşimin bir tek gülüşü ve huzurumuz olsun. Ben şunun idrakine vardım, kadınlar Rabbimizin birer emaneti ve emanete hıyanet eden dinden çıkar. Elbette ki bu evin erkeği yani koruyup kollayıcısı, yani eşinin üzerinde bir el olmayacak anlamına gelmez, erkek erkekliğini kadın da kadınlığını bildiği sürece o yuva cennet bahçesi olur.
Her gün haberlerde seyrediyorum eşlerine zulüm uygulayan insan dışı varlıkları ve içimden öyle öfke doğuyor ki. Ya ben bir kadın rahatsız olacak diye otobüste yer değiştiren, eğer otobüste kadın varsa ve boşsa o kadın arabadan inene kadar inmeyip bekleyen ve kadın indikten bir durak sonra inen birisi olarak o haberleri gördükçe erkekliğimden utanıyorum, adamlığımdan utanıyorum.
Ben ki evlenmek için görüştüğüm kızlarla görüştüğüm sürece kırmamak için üzmemek için susmayı tercih eden biriyim, ben ki kaldırımda bir kadın gördüğümde rahatsız olmasın diye iki adım yan tarafa doğru kayan biriyim, ben ki asansörde rahatsız olmasınlar diye binmemeyi tercih edip bekleyen birisiyim, ben ki bir eve girerken her ne olursa olsun mutlaka kapıyı çalan açık olsa dahi çalıp girmeyi tercih eden birisim.
Ya Allah aşkına soruyorum bu zülümleri yapan kişiler insansa ben neyim? Onlar erkekse ben neyim?Peygamber efendimiz (s.a. v) söküğünü kendi diker, gerektiğinde evi süpürür, gerektiğinde de evin her işini yapardı. SEN OLMASAYDIN BU ALEMİ YARATMAZDIM diyen, Rabbimizin alemlere rahmet olsun diye göndermiş kutlu peygamber (S A V) bunları yapıyorsa biz kimiz ya.
Rabbim bizi Peygamber efendimiz (S A V) ahlakı ile ahlaklandırsın, edebiyle edeplensin, eşlerine yuvalarına gerçek manada sahip çıkan kişilerden eylesin, Rabbim maneviyat yüklü bir nesil yetişmesini ve yetiştirmeyi nasip etsin.
10 Yorum Yorum Yaz