Yeni Dosya-Hamilelik Günlüğü

Bize sıklıkla sorulan sorulardan biri de hamilelik döneminin nasıl geçirilmesi gerektiği sorusu...Ben de kızımın hamileliğinde bu soruya epeyce kafa yormuş,tecrübeleri,okuduklarımı birleştirip bir yol tutturmuştum.Bu sebeple bu dosya önce benim hamilelik günlüğümle başlasın istedim Kendi blog sayfamda o dönem hamile olan çok sayıda arkadaşım için yazmıştım .Kendi süreçlerini paylaşmak isteyenler tugbaakbeyinan@gmail.com a mail atabilirler. İnşallah çocuk eğitiminin anne karnında başladığı düsturu böylece çok kişiye ulaşır...

"Hamileyken başka tecrübelerin çok önemli olduğunu ve bir kadının hayatında bir bebek beklediği haberini aldığı zamandan itibaren hiç bir şeyin eskisi gibi olmadığını biliyorum.O sebeple tek tek anlatmak yerine paylaşayım istedim bu satırlar vasıtasıyla her biriyle...

Gülay Atasoy'un Örnek Anne Nasıl Olur? isminde bir kitabı var.Henüz anne adayı bile değilken kitabı okudum ve çok etkilendim.Büyük zatların anne ve babalarının yediklerinden içtiklerine herşeye dikkat ettikleri haller benim için çok önemli bir yol gösterici oldu.

Sonra kendimi çocuk eğitimi kitaplarına verdim lakin bir şeyler hep eksik geldi okuduğum kitaplarda.Hamileliği,bunun da ötesinde eş seçimini bile önemseyen bir dinin mensubu olarak çocuk eğitiminin doğar doğmaz başlamasını ve çok katı kurallı olmayı aklım pek almadı işin açıkçası.Sonra bu kitapların hepsini bir kenara koyup diğer kitaplarıma geri döndüm. O dönem okuduğum Metin Karabaşoğlu'nun ( Peygamber'in Bir Günü kitabında) Her çocuk müslüman fıtratı üzerine doğar.Anne ve babası onu Musevi,Hristiyan,Mecusi yapar hadisinden yola çıkarak yazdığı "Demek oluyor ki çocuk korunması değil,işlenmesi gereken bir mücevherdir"cümlesi pek çok çocuk eğitimi kitabında bulamadığım yöntemi bana öğretmiş oldu. (daha önce bu cümleden ve bendeki etkisinden bahsetmiştim)Ben bu cümleyi okuduğum andan itibraren çocuğunun fıtratını tanımak isteyen bir anne olmaya karar vermiştim.Kızım on üç aylıkken Pedagog Adem Güneş'i ve kitaplarını tanımamda bu seyirde Rabbimin bir lütfu oldu.

Gelelim hamileliğime;arkadaşları tarafından dalga konusu olacak kadar rahat geçirdiğim bir hamilelik yaşadım ben.Gayet rahat,bulantısız,üzüntüsüz(ki bu konuda eşimin hakkını yememeliyim)bolca okuyarak,Kur'anla ilişkilerimi her daim taze tutarak, bolca hurma yiyerek ve bebeğimle sıkça konuşarak geçirdim dokuz ayı...Hatta 40 hafta 5 günü.Rahatı iyi olan kızım 5 günde geç geldi.:)

Hamileliğim 4,5 ayı bir Tv kanalında program yaptım.Yol uzundu. Mp 3'e yüklediğim Kur'an-ı Kerim'i açıp kulaklığın bir tanesini karnıma bir diğerini kulağıma takıp gidiyordum kanala.Bir de sevdim seni ilahisini dinleyerek.Bir gün Programa gelen bir konuk bu ilahiyi söyledi, minik kızım tekmesiyle eşlik etti bu ilahiye.Her şeyi hissediyorlar,her şeyi...(Ağladığı zamanlar Sevdim Seniyi açıyorduk,rahatlıyordu.:))

Özellikle 3.aydan itibaren bolca hurma yedim.Sema Hanım(Maraşlı)üç çocuğunda da bolca yediğinden, sancısı olmadan doğum yaptıgından ve çocuklarının çok sakin büyüdüğünden bahsetmişti bana.Ben de artık bu tavsiyeyi başkalarına yayan bir anneyim .Sahiden de hem kolayca geldi hem de sonrasında sakin bir bebeklik dönemi geçirdi Gülru...Ki Meryem Suresi 23. ayette de bir uyarı olduğunu o dönem Rabia Babalıoğlu'na ait Canlıyım Geliyorum isimli kitapta okumuştum.

Bu arada İnsan Suresi,Meryem Suresi,Yusuf Suresi,Abese Suresi 20.Ayet,Kamer Suresi ,Hac Suresi ( ilk 5 ayet ) gibi pek çok sureyi okudum her gün.Bunun yanında kızım için özel hatimler indirdim.Bu arada Abese Suresi 20.ayet sancı sırasında dilimden düşmeyen en önemli ayetti.( Sonra ona yolunu kolaylattı)Teyzesi de arkadaşlarıyla birlikte bizim için pek çok hatim indirdi,babası herkesi duaya çağırdı.:)

Hamilelik ve emzirme süresi boyunca abdestsiz dolaşmamaya özen göstermek Örnek Anne Nasıl Olur kitabından edindiğim en önemli düsturdu.Sonra yiyip içtiklerime dikkat ettim.Dışardan mümkün olduğunca az yemeye özen gösterdim.

Kızım doğduğunda ağzına tahnik yapmayı da ihmal etmedik.

(Hazret-i Âişe -radiyallahu anhâ- Vâlidemiz der ki:“Yeni doğan çocuklar Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-e getirilirdi. O da bunlara mübarek olmaları için duâ eder ve ağzında yumuşattığı hurmanın suyunu çocuğun ağzına sıkardı.” (Müslim: 2147)

Aklıma bir kalemde gelenler bunlar...Çocuk eğitiminin henüz anne karnında başladığını biliriz hepimiz.Yaptıklarım benim doğru olduğuna inandığım annelik halleri elbette.Bir emanetçi olarak elimizden gelenin en iyisini yapmak ve sonrasını Rabbimize bırakmak birincil görevimiz diye düşündüm hep.Hep söylediğim gibi ne yaparsak yapalım duasız hep bir şeyler eksik kalacak...

 

"Rabbim hepimize iki cihanda yüzlerimizi ak edecek evlatlar nasip etsin.!" "