Ödemle Baş Etmenin Yolları

Hepimiz elimizde, ayağımızda ya da yüzümüzde meydana gelen olağan dışı şişliklerden yakınırız zaman zaman. Kilo aldığını söylediğimiz birçok kişinin de “kilo değil, şiş” yanıtını verdiği çok olmuştur. Çoğu kez önemsenmeyen ve basit yöntemlerle üstesinden gelinmeye çalışılan ödem problemi ciddi hastalıkların habercisi olabiliyor. Bu nedenle şikayetin uzun süre devam etmesi halinde mutlaka bir uzman hekime danışılması gerekiyor.

ÖDEM NEDİR?

İnsan bedeninde damar içerisinde dolaşan sıvıların damar dışına çıkması ve doku araları ile cilt altında birikmesi sonucuna “ödem” deniyor. Ödemler bölgesel olabildiği gibi vücudun genelinde de oluşabiliyor. Ödemin oluştuğu bölgeye göre altında yatan hastalık hakkında fikir sahibi olunuyor.

NEDEN OLUŞUR?

Ödem oluşmasına yol açan en büyük etken fazla tuz tüketilmesi. Fakat bununla beraber hareketsiz bir yaşam, oturarak çalışmak, uzun süren yolculuklar vb. durumlar vücutta fazla sıvı birikmesine neden olabilir.
Ayak ve bacaklardaki ödemlerin temelinde lenfatik tıkanıklıklar, damar tıkanıklığı, ilerlemiş varis gibi hastalıklar olabiliyor. Göz, yüz ve dudaklarda görülen şişlikler ise daha çok alerjik reaksiyon olarak tanımlanır. Ayrıca özellikle sabah uyanınca gözde görülen şişlikler vücuttaki tuz atılımının azaldığının işareti olarak biliniyor. Uzmanlar kalp ve karaciğer gibi organ yetersizliklerinde de karın zarı ve akciğer zarında sıvı birikimi olabileceğini; ayrıca bazı kanserlerin yayılması sonucunda karın ve akciğer zarlarında sıvı birikiminin sıkça gözlendiğini ifade ediyor.

SORUN UZUN SÜREDİR DEVAM EDİYORSA…

Ödem oluşumu uzun süredir devam ediyor ya da sık sık tekrarlıyorsa altta yatan sorunun mutlaka tespit edilmesi gerekiyor. Zira birçok kişi bu durumu kabullenip şiş el ya da ayaklarıyla yaşamaya ve kendince çözümler üretmeye çalışıyor. Uzmanlar ödem oluşmasının ciddi bir hastalığın erken habercisi olabileceğine ve bunun hayati önem taşıdığına dikkat çekiyor.

TEDAVİ İÇİN:

Altta yatan nedenin bulunması ve ortadan kaldırılması gerekiyor. Alınması gereken diğer önlemlerin başında tuzun azaltılması, yaşam koşullarının gözden geçirilmesi önem taşıyor.
Uzmanların diğer öneriler arasında şunlar yer alıyor:
• Yemekleri az tuzlu pişirin ve daha çok baharat kullanın.
• Şekerin sindirilmesinde çok miktarda su gerekir ve vücut suyu tutar. Tüketilen şeker miktarının azaltılması gerekiyor.
• Bol sebze ve meyve tüketin.
• Günde 2,5 lt su içmeye özen gösterin, asitli içeceklerden uzak durun.
• Ara öğünlerinizden birinde probiyotik yoğurt veya kefir tüketin.
• 8 saatten fazla ya da az uyumayın.
• Kadınlarda en çok regl öncesinde ve regl sırasında ödem görülmektedir. Bunu en aza indirmek için şeker ve tuzdan özellikle bu dönemde sakınmanız gerekiyor.

Semerkand Aile Dergisi