Erkek Sorumluluk Sahibi Olmalı
- 16-05-2016
- KATEGORİ Kavvam Erkek
- YAZAR Sema Maraşlı
ERKEK SORUMLULUK SAHİBİ OLMALI ("Huzur Bulalım Diye" kitabından)
Yöneticilik sorumluluk makamıdır. Yan gelip yatıp idareyi ben yapayım, işleri de karım yapsın, diyerek tembellik etme makamı değildir. Erkek yöneticilik görevine onu atayana ve makama saygısından çok iyi yapmak için gayret göstermeli. İyi bir idareci olmak için elinden gelen gayreti göstermelidir. Bunun için de reislik görevini Kur’an ve hadis ışığında yapmalıdır.
Erkek ailesinin geçiminden sorumludur. Onları kimseyi muhtaç etmemek için çalışmalıdır. Ailesi için harcadığının en kazançlı harcama olduğunu bilmelidir. Allah Rasulü şöyle buyuruyor.
"Allah yolunda harcadığın para, bir köle azad için verdiğin para ve aile fertlerin için harcadığın paralar yok mu? İşte bunların mükâfat bakımından en büyüğü, ailen için harcadıklarındır…"
Onlar için harcadıklarını başlarına kakmamalı, söylenmemelidir.
“Allah yolunda mallarını harcayıp da ardından başa kakıp, gönül kırmayanların mükâfatları Rab’leri katındadır. Onlara hiçbir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır.” (Bakara suresi, 262)
Cimrilik etmemelidir: “Elini boynuna bağlama (cimrilik yapma), onu büsbütün de açma (israfçı olma). Sonra kınanmış, pişman olmuş bir halde oturup kalırsın.” (İsra suresi, 29)
Erkek ona verilen emanetlerden; karısı ve çocuklarından hesaba çekilecek. Onların ahiret hayatlarını da düşünerek hareket etmeli: “Ey iman edenler! Kendinizi ve çoluk çocuğunuzu, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun.” (Tahrim suresi, 6)
Erkeğin baba olarak evlatları ile ilgili de yapması gereken vazifeleri vardır. Babalar çocuklarının maddi manevi terbiyesinden sorumludur. Bu terbiyeyi sadece annenin üzerine bırakmamalıdır zira kendi de mesuldür. Babalar çocuklarına sevgi göstermeli, onlara güzel terbiye vermeli ve dinini öğretmek için gayret sarf etmelidir. Çocukları arasında adaletsizlik yapmamalıdır. Kız çocuğunu erkek çocuğundan ayırıp hor görmemelidir. Bir baba herkesten önce kendi çocuğundan sorumludur. Bir âlim “Çocuklarımın bir havuca ihtiyacı olduğunu bilsem, öğrencilerimle durmazdım.” demiş.
Hz. Peygamber çocuklarını çok severdi. Kızı Fâtıma geldiği zaman ayakta karşılar ve alnından öperdi. Bazı günler sabah namazına çağırmak için namaz vaktine yakın, kızının evine gider, kızını ve damadını namaza uyandırırdı. Torunlarını öper, sever, sırtında namaz kıldırırdı. Yolda gördüğü çocuklarla konuşur, onlarla şakalaşırdı.
Çocuklarını hiç öpmediğini söyleyen bir adama:
“Merhamet etmeyen, merhamet bulamaz.” demiştir. (Buhari)
Çocuklara dair hadis-i şeriflerden birkaçı şöyle:
“Çocuklarınızı çok öpün, her öpmenizde Cennet’teki dereceniz yükselir.” (Buhari)
“Çocuk kokusu Cennet kokusudur.” (Taberani)
“Evladınıza ikram edin, ana-babanın sizde hakkı olduğu gibi, evladınızın da sizde hakkı vardır.” (Taberani)
“Çocuklarınızı seviniz ve onlara güzel bir terbiye veriniz.” (İbni Mace)
“Çocuğun babası üzerinde olan hakkı ona güzel bir isim vermesi, yazıyı öğretmesi ve baliğ olduğu zaman evlendirmesidir.” (Beyhaki)
Hz. Ömer, çocuğun baba üzerinde hakkını soran birine şöyle cevap verir:
“Evlenirken çocuklarına anne olacak kızı veya kadını iyi aileden seçmesi, çocuğa güzel bir isim koyması ve dinini öğretmesi gerekir.”
Âlimler babanın oğluna bir sanat öğretmesi ve çocuklarına helal kazanç yedirmesini de evladın baba üzerinde hakkı olarak söylemişlerdir.
Hz. Ömer, erkek çocuklarının okçuluk ve yüzme, kız çocuklarının ip eğirmeyi öğrenmelerinin iyi olacağını babalara tavsiye etmiş.
Erkek kendi anne-babasına iyilik yapmayı da ihmal etmemelidir. Dinimiz anne-baba hakkına çok değer vermiştir. Bu yüzden anne-babalara değer vermeli, gönüllerini hoş etmeye uğraşmalı, dualarını almaya çalışmalıdır. Erkek karısı ve kendi ailesi arasında dengeyi iyi sağlamalıdır. Bir tarafa meyledip diğer tarafı ihmal etmemelidir.
Yöneticilik sorumluluk makamıdır. Yan gelip yatıp idareyi ben yapayım, işleri de karım yapsın, diyerek tembellik etme makamı değildir. Erkek yöneticilik görevine onu atayana ve makama saygısından çok iyi yapmak için gayret göstermeli. İyi bir idareci olmak için elinden gelen gayreti göstermelidir. Bunun için de reislik görevini Kur’an ve hadis ışığında yapmalıdır.
Erkek ailesinin geçiminden sorumludur. Onları kimseyi muhtaç etmemek için çalışmalıdır. Ailesi için harcadığının en kazançlı harcama olduğunu bilmelidir. Allah Rasulü şöyle buyuruyor.
"Allah yolunda harcadığın para, bir köle azad için verdiğin para ve aile fertlerin için harcadığın paralar yok mu? İşte bunların mükâfat bakımından en büyüğü, ailen için harcadıklarındır…"
Onlar için harcadıklarını başlarına kakmamalı, söylenmemelidir.
“Allah yolunda mallarını harcayıp da ardından başa kakıp, gönül kırmayanların mükâfatları Rab’leri katındadır. Onlara hiçbir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır.” (Bakara suresi, 262)
Cimrilik etmemelidir: “Elini boynuna bağlama (cimrilik yapma), onu büsbütün de açma (israfçı olma). Sonra kınanmış, pişman olmuş bir halde oturup kalırsın.” (İsra suresi, 29)
Erkek ona verilen emanetlerden; karısı ve çocuklarından hesaba çekilecek. Onların ahiret hayatlarını da düşünerek hareket etmeli: “Ey iman edenler! Kendinizi ve çoluk çocuğunuzu, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun.” (Tahrim suresi, 6)
Erkeğin baba olarak evlatları ile ilgili de yapması gereken vazifeleri vardır. Babalar çocuklarının maddi manevi terbiyesinden sorumludur. Bu terbiyeyi sadece annenin üzerine bırakmamalıdır zira kendi de mesuldür. Babalar çocuklarına sevgi göstermeli, onlara güzel terbiye vermeli ve dinini öğretmek için gayret sarf etmelidir. Çocukları arasında adaletsizlik yapmamalıdır. Kız çocuğunu erkek çocuğundan ayırıp hor görmemelidir. Bir baba herkesten önce kendi çocuğundan sorumludur. Bir âlim “Çocuklarımın bir havuca ihtiyacı olduğunu bilsem, öğrencilerimle durmazdım.” demiş.
Hz. Peygamber çocuklarını çok severdi. Kızı Fâtıma geldiği zaman ayakta karşılar ve alnından öperdi. Bazı günler sabah namazına çağırmak için namaz vaktine yakın, kızının evine gider, kızını ve damadını namaza uyandırırdı. Torunlarını öper, sever, sırtında namaz kıldırırdı. Yolda gördüğü çocuklarla konuşur, onlarla şakalaşırdı.
Çocuklarını hiç öpmediğini söyleyen bir adama:
“Merhamet etmeyen, merhamet bulamaz.” demiştir. (Buhari)
Çocuklara dair hadis-i şeriflerden birkaçı şöyle:
“Çocuklarınızı çok öpün, her öpmenizde Cennet’teki dereceniz yükselir.” (Buhari)
“Çocuk kokusu Cennet kokusudur.” (Taberani)
“Evladınıza ikram edin, ana-babanın sizde hakkı olduğu gibi, evladınızın da sizde hakkı vardır.” (Taberani)
“Çocuklarınızı seviniz ve onlara güzel bir terbiye veriniz.” (İbni Mace)
“Çocuğun babası üzerinde olan hakkı ona güzel bir isim vermesi, yazıyı öğretmesi ve baliğ olduğu zaman evlendirmesidir.” (Beyhaki)
Hz. Ömer, çocuğun baba üzerinde hakkını soran birine şöyle cevap verir:
“Evlenirken çocuklarına anne olacak kızı veya kadını iyi aileden seçmesi, çocuğa güzel bir isim koyması ve dinini öğretmesi gerekir.”
Âlimler babanın oğluna bir sanat öğretmesi ve çocuklarına helal kazanç yedirmesini de evladın baba üzerinde hakkı olarak söylemişlerdir.
Hz. Ömer, erkek çocuklarının okçuluk ve yüzme, kız çocuklarının ip eğirmeyi öğrenmelerinin iyi olacağını babalara tavsiye etmiş.
Erkek kendi anne-babasına iyilik yapmayı da ihmal etmemelidir. Dinimiz anne-baba hakkına çok değer vermiştir. Bu yüzden anne-babalara değer vermeli, gönüllerini hoş etmeye uğraşmalı, dualarını almaya çalışmalıdır. Erkek karısı ve kendi ailesi arasında dengeyi iyi sağlamalıdır. Bir tarafa meyledip diğer tarafı ihmal etmemelidir.
11 Yorum Yorum Yaz