Halkı Susturma Yasasına Sen De DUR de

Bugün 4 Ekim 2022. Yeni Yasama yılında Mecliste ilk görüşülecek konu “Halkı Susturma Yasası.

Bu yıl Mayıs ayında Ak Parti ve MHP konuyu gündeme getirdiğinde “Sosyal medya yasası” olarak gündeme geldi ve tepki aldı.

Hükümet “Dezenformasyon yasası” diye yeni bir başlıkla konuyu bugün tekrar Meclise getiriyor ve yasanın 4 ve 6 Ekimde görüşülerek kabul edilmesi bekleniyor. (Allah korusun)

Konuyu bilmeyenler “iyi işte, sosyal medyaya bir düzenleme gelsin, insanlar birbirine iftira atıyor, başkaları hakkında yalan haber yapıyor” diye bakıyor fakat kanun şahıslarla alakalı değil. Sana biri iftira atar ya da hakkında yalan haber yaparsa sen kendin mahkemeye başvurup pek de cezası olmayan kanunlardan medet umacaksın.

Kanun “halkın genelini koruma, ülkenin iç ve dış güvenliğini koruma, halkın sağlığını koruma…” adı altında aslında hükümetleri koruma kanunu olacak.

Bugün Ak Parti belki sonra CHP ya da başkası… Gelen hiçbir hükümeti eleştiremeyeceksin. Tam bir diktatörlük sistemi kurulmaya çalışılıyor.

Yani kısaca halkın hükümetin icraatlarını eleştirmesi yasaklanıyor. Hükümetin doğru dediğine doğru, yanlış dediğine yanlış diyeceksin. Yoksa işin bitti.

Hükümet neden yasaya Türkçe bir isim değil de Fransızca bir kelime olan

“Dezenformasyon” ismini tercih etti.

Dezenformasyon nedir?

Dezenformasyon: Yanlış ya da doğru olmayan bir haberin bilerek yayılması anlamına gelmektedir.

Böyle bir şey olabilir mi? Bir haber ya doğrudur ya yanlıştır. Yani haberin doğru ya da yanlış olması değil, hükümetin hoşuna gidip gitmemesi önemli.

Yazdığın doğru bilgiden ya da haberden dolayı “sen bu haberle halkı kaygıya sevk ettin” deyip yargılanarak 1 yıldan 3 yıla hapis cezası yatacaksın.

Suçun: Dezenformasyon. Yani bilginin doğruluğu yanlışlığı önemli değil onu yaymak suç.

Zaten kanunda da bu “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” diye tanımlanıyor. Yalan bilgi demiyor, yanıltıcı bilgi diyor. Neye göre yanıltıcı: Hükümetin doğrusuna göre.

Hükümet Türkçe de böyle kaypak bir kelime bulamadığı için Fransızcaya mahkum kalmış. Vay!

Yani sen halkın genelini ilgilendiren doğru bir haber yazdın fakat haber hükümetin hoşuna gitmedi, suçlusun.

Sadece sen suçlu değilsin senin yazını beğenen, retweet eden, paylaşan, doğru diyen herkes de yargılanabilir. Kanun buna açık.

“ Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” kanun teklifinin açılımın inceleyelim:

“Halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle ülkenin iç ve dış güvenliğini etkileyecek haber …”

Mesela “ülkede ekonomik kriz var” demek suç olacak. Çünkü hükümetin Bakanı çıkıp “kriz yok, zenginlerin çarkı dönüyor” diyor. Bakanın sözünün üstüne söz söyleyemeyeceksin.

Ya da ülkenin dış güvenliği ile ilgili bir konuda fikir beyan edemeyeceksin.

Mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan:“ Yeni küresel sistemde yer almak için üzerimize ne düşüyorsa yapmakta kararlıyız.” demişti.

Bizler diyemeyeceğiz ki “Müslüman bir ülkenin bu dinsizlerin, katillerin, sömürü güçlerinin sisteminde ne işi var?"

“Yeni Dünya Düzeni insanlığa açılmış bir savaştır, biz ailesiz, cinsiyetsiz, dinsiz sömürü sisteminin kölesi olmak istemiyoruz…” diyemeyeceğiz. Dersek suç 1 yıldan 3 yıla.

“Kamu düzeni ve genel sağlığıyla ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan…” diye bir cümle daha var kanunda.

Esas meseleden biri de bu “genel sağlık” meselesi. Gıdadan tutun, aşılardan, karbon ayak izine hiçbir şeyi sorgulayamayacaksın. Tek doğru hükümetin doğrusu olacak.

Hükümet geçen yıllarda “Gıda Yasası” getirdi Meclise. Bilim Kurulu gibi bir “Gıda Kurulu” kurulacaktı. Gıdalar ya da ilaçlar hakkında şu zararlı şu faydalı gibi fikir beyan edenler doktor dahi olsa 30-50 bin lira arası para cezasına çarptırılacaktı.

Fakat sosyal medyada özellikle twitter da "Gıda Yasasına" güçlü tepki gösterildi ve geri çekmek zorunda kaldılar ki tekrar “Dezenformasyon Yasası” adı altında gelene kadar. Çok istikrarlı bir hükümetimiz var (!) asla vazgeçmiyor sadece adını değiştirip kandırıyor.

Küresel ilaç şirketlerinin görüşlerinin aksine görüş belirtemeyeceğiz.

Siyonistlerin ve uşağı Bill Gates’in tıbbına mahkum olacağız.

Umarım ülkede Bill Gates koruma kanunu da çıkmaz. Gerçi bu kanunla o da korunmuş oluyor dolaylı yoldan. Bill Gates”i bırakın onun ülkelere yaydığı hastalık yayan sivrisinekler hakkında bile konuşamayacağız, halk kaygıya sevk olmasın. Sessiz sessiz eziyet çekip ölüp gitsin.

Ülkede sivrisinekler kadar sesimiz çıkmayacak.

Özetle:

Yeni suç: Yanıltıcı bilgiyi alenen yayma.

Hükümetin doğrulamadığı her haber YANILTICI HABER sayılacak.

Karşıt görüş istemiyorlar, eleştiri istemiyorlar. Hükümete kayıtsız şartsız itaat istiyorlar.

Eğer aklını kullanırsan, sorgularsan, haksızlık karşısında susmak istemezsen cezası 3 yıldan 5 yıla hapis.

Halkı susturma yasasına kabul oyu verecek olan Milletvekillerine de bir çift sözüm var. Çoğunluğunuz üç günlük dünyanın mevki makamı için haksızlıklar karşısında susuyorsunuz. Zaten bu büyük vebal. Haksızlık karşısında kendiniz sustunuz bir de milleti susturacak yasayı imzalarsanız haksızlığa uğrayan tüm mazlumların âhı ebediyen omuzlarınıza yüklenir. Bu ahların altından kalkamazsınız.

Lütfen hangi görüşten, hangi partiden olursak olalım bu yasaya DUR diyelim ve çıkmasına engel olalım. Yoksa bu ülkede böcek kadar değerimiz olmayacak.

Kanun çıktığında zaten konuşamayacağız. Son şansımız şu birkaç gün. Sosyal medyadan tepkilerimizi gösterelim. Milletvekillerine imzalamasınlar diye mesajlar gönderelim. Elimizden gayreti gösterelim.

#BöcekDeğilİnsanız

#İfadeHürriyetimiAlamazsın

#HalkıSusturmaYasasınaDURde

#HalkıSusturmaYasası

 



Bunlar da ilginizi Çekebilir

0 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz