Katlanmak Değil Evlenmek İstiyorum

Bir Adem Diyor ki...

Çok şey istemiyorum,

evet, sadece evlenmek istiyorum !

Anonim bir söz olan; “Evlilik erkek ve kadının bütünleşmesidir de, sorun kimin kişiliğinde bütünleşeceklerine karar vermeğe çalıştıklarında başlar” cümlesine inat, Müslüman; yani kelime manası ile teslim olmayı bilen bir hanımla evlenmek istiyorum.

Her erkek gibi gözümü (kokulu abdesthane gibi kokan) haramdan koruyacak kadar güzel, anlayışlı, tamahkar olmayan, tasarrufu bilen ve iyi yemek pişiren bir eş istiyorum.

“Çiçek, koku vermek, ateş ısıtmak, kadın da mes'ud etmek için yaratılmıştır.” Cümlesini söyleyen G.Gardony’ a imrenerek bu sözün manasını idrak edebilmiş bir kadınla evlenmek istiyorum.

“Kadınlar istedi mi sahiden hasta olurlar, hatta kibirleri uğruna ölürler bile.” diyebilen A. Maurois’ a muhalif, kibir ve bencillikten uzak, mutluluk ve saadet özlemi ile yanıp tutuşan bir hanımla evlenmek istiyorum.

“En israfçı kadınlar bile kocalarının, kendilerini tutumlu sanmalarından hoşlanırlar.” Diyerek kadıları küçümseyen F. Ferczeg’ e karşı, “Karı-koca arasındaki ilişkiler güzellikten ziyade doğruluğa dayanır.” Diyen Balzac’ ın sözünü ortaya koyup, anne, aile, arkadaş vb. sözü ile arkamdan iş çevirmeyen bir hanımla evlenmek istiyorum.

“Dünyada kötü kadından daha kötü bir varlık yoktur. Fakat; iyi bir varlık da yaratılmamıştır.” diyen Euripides’ e aykırı bir biçimde; sevgi ve mutluluğa aç, sevgimi ve acı tatlı tüm yaşamı paylaşmak istediğim iyi yetiştirilmiş, iyi huylu, iyi ahlaklı bir kadınla evlenmek istiyorum.

“Kadınlar, erkeklere eşit olmak için uğraşırlar, bunu sağladılar mı, o andan sonra erkeğe üstün olurlar.” Sözü ile feminizmi körükleyen Cato’ ya karşı; aile ve benliğinde feminizm ve benzeri akınlara kapılmamış veya ilgi duymamış bir kadınla evlenmek istiyorum.

“Kadınlar kadar intikam almaktan zevk duyan canlı yoktur.” (Juvenal), “Terörizm bana vız gelir tırıs geçer. Ben hayatımın dört yılını evli geçirmiş biriyim.” (Sam Kinison), “Erkekler parke döşemeler gibidir. İlk seferinde doğru döşersen, artık hayatın boyunca üzerlerinde dolaşabilirsiniz” (Lisa TARBOX) gibi alaturka düşünürlere inat; bu kadar agresif olmayan, yumuşak huylu, sakin, naif bir kadınla evlenmek istiyorum.

“Kadınların, erkekleri mes'ud etmek için bir tek usulleri vardır; halbuki bedbaht etmenin otuz bin türlü yolunu bilirler.” Hein rich Heine’ e muhalif; otuz bin türlü yolu bir tarafa bırakarak, iki dünya mutluluğu için o bir yola sarılan bir kadınla evlenmek istiyorum.

“Bir erkeği terbiye ediniz, bir insanı terbiye etmiş olursunuz. Bir kadını terbiye ediniz, bir aileyi terbiye etmiş olursunuz.” (Fannie Hurst) cümlesini hayatlarına düstur edinen bir aile kızı ve çocuklarını da bu düstur ile yetiştirmeyi hedefleyen bir hanım ile evlenmek istiyorum.

“Güzel bir kadın göze, iyi ve ahlaklı bir kadın kalbe hitap eder. Birincisi pırlanta, ikincisi hazinedir” (anonim) sözüne istinaden; açgözlülük olmadığını düşünerek yüce yaradan dan beni de bu konuda hazine sahibi ve zengin eylemesini istiyorum.

“Kadın; şefkat ve güzelliğin, Erkek ise; doğrunun ve hakkın simgesi olursa, O evde mutluluk olur” ( anonim) sözüne tüm samimiyetimle inanarak; hakkın ve doğruluğun simgesi olabilmek için, annelik şefkati ve ahlaki güzelliğin temaşa ettiği bir kadınla evlenmek istiyorum.

İmam Gazali. (r.h.) Hakiki sevgi üç şekilde ortaya çıkar, daha doğrusu varlığını belli eder buyurur: Seven, sevdiğinin sözünü, başkalarının sözüne tercih eder, sevdiğinin sohbetini, başkalarının sohbetlerine tercih eder, sevdiğini memnun etmeyi, başkalarını memnun etmeye tercih eder buyuruyor. Ben ise tüm sevgimin ortaya çıkması için; sözünü, sohbetini başkalarının sözüne ve sohbetine tercih edebileceğim, o nu memnun edebilmek için Yaradan’ın kırmızı çizgilerini ihlal etmeden memnun edebileceğim bir kadınla evlenmek istiyorum.

Melih Cevdet'e sormuşlar "evlilik nedir" diye.

Eskiden demiş; kız tarafının ve oğlan tarafının ailesi bir araya gelir, yeni çiftin kuracağı yuva için beraber hazırlık yapılır, beraberce yeni ev düzülürdü. Tabi o zamanlar evler genelde bahçe içinde müstakil evlerdi. O yüzden buna "evlenmek" denirdi. Şimdi ise yeni evliler apartman dairelerinde yani katlarda oturuyorlar, bu yüzden artık evlilik "katlanmaktır" demiş."

Bu nedenle olsa gerek; insanın hanımı huzur ve sükûnet kaynağıdır.

“Bir kızla evlenmek istediğinde ailesini iyice araştır ve öğren. Çünkü temiz ve asil bir aile tatlı meyveler yetiştirir. Bilmiş ol ki kadınlar parmaklarımız kadar birbirinden farklıdır. şirret ve karaktersiz kadından sakın. onların dış görünüşlerine aldanma, böyleleri kocasına karşı kaba ve hırçındır. Kocası kendisine saygılı olduğu zaman bunu bir üstünlük sanar. Hiçbir iyiliğe karşı teşekkür etmesini bilmez. Az şeye hiç kanaat etmez (imam-ı gazali).”

Tavsiyesinde bulunan İmam Gazali (r.h.) dinleyerek evliliğe katlanmak istemiyorum.

Eve geldiğinde hanımı Hz. Mevlana’ ya sorar; bu kadar aşıksın Mevlaya (şükürler olsun bu aşkı yaşayıp yaşatana) peki bana ne kadar aşıksın?

Mevlana hanımına şöyle der;

Sen benim; Yaradan dan ötürü yaratılanı sevişim, Bir adım gelene on adım gidişimsin Ve herkesi olduğu gibi kabul edişimsin.Sen benim; Bugünüme şükür ve yarınıma dua edişim, Azla yetinişim, çoğa göz dikmeyişimsin Ve kapanmayan avuç içimsin

Bilakis Mevlana gibi; sevgi sözleri ve ebedi alemde ki birlikteliğimiz içinde dualar ve methiyeler söylemek istediğim bir hanımla evlenmek istiyorum.

Yine çok yazdım ama dostlarım;

ACABA BEN ÇOK ŞEY Mİ İSTİYORUM?

SAYGILARIMLA

Saki NAGEHAN