Kendinize Fırsat Verin...

Uzun süre oldu yazmayalı. Yarım elma henüz yarısını bulmadı. Sadece yoğun bir hayatı var. Belki de ondan yarım:)

Sizler neler yaptınız bu süre zarfında merak etmiyor değilim. Yazılardan etkilenip evlenen oldu mu? Ya da tamamen bu defteri kapatanlar? Aman sakın öyle bir şey yapmayınız. Kader bizi yarın nereye götürür, başımıza neler gelir hiç bilmiyoruz. İyi ki de bilmiyoruz yoksa öyle hayat geçmezdi.

Yaşı geç olup evlenemeyen arkadaşlara bu yazım da ön yargıyla ilgili bazı hatırlatmalarda bulunmak istiyorum.

Malum kadın erkek sosyal durumumuza göre yaş ilerleyince gelen kısmetler de ona göre değişiklik gösteriyor. Misal kırk yaşlarınızda ellinin üstünde kısmetlerinizin gelmesi ya da evlenmiş ayrılmış, çoluk çocuk sahibi seçeneklerin teklif edilmesi…Örnekler çoğaltılabilir. Bunları okurken kendi zihninizde size teklif edilen en tuhaf kısmetleri geçiriyor olabilirsiniz.

Geçmişi yargılamak. Yargılamak baştan aşağıya her iki tarafı da yıpratan bir özellik.

Yaşlar ilerleyince kadın-erkek herkes bir şeyler yaşıyor. Kiminin başından bir evlilik geçmiş, kimin başından hayatın ciddi evreleri, zorlu günler geçiyor. Hastalık, ölüm, iş, güç…Herkesin imtihanı başka yerden geliyor ve yıllar geçiyor. Kimisi bu dönemlerde evlenmeyi erteliyor ya da yanlış bir karar verip başka bir imtihana yelken açıyor. Hasılı herkes imtihanını kendi yaşıyor. Bir şekilde yıllar farkında olup veya olmayıp bizi terbiye ediyor. Şekillendiriyor.

Karşınıza gelen kişiyi ya da teklif edilen şahsı, kadın veya erkek bazı yaşadıklarına, özelliklerine bakarak yargılamayınız. Bir fırsat verebilirsiniz. Yaşadıklarını, sebeplerini bekli de hikmetlerini dinleyebilirsiniz. Nereden biliyorsunuz bekli de yaşadıkları size hazırladı onu?

Geçmişte yaşadıklarıyla yargılamayı bıraktığınız sürece ileriye doğru sağlıklı iletişim kurabilirsiniz. İnsanlar geçmişlerinde bir şeyler yaşamış olabilirler. Mesele hatadan nasıl dönüş yaptığıdır aslolan. Ve size geldiğindeki hali. Yaşadıklarımız şimdiki bizi biz yapıyor. Yıllar, tecrübeler, kişiler bizleri şekillendiriyor, törpülüyor, bir nevi yontuyor, terbiye ediyor.

Aslında geçmişte yaşadıklarıyla insanları yargılamak, kişinin kendisindeki kibrinin de göstergesi. Maalesef onun altında insanın kendisini yüksek bir yerlere koyması ve karşındakini kendisine layık görmemesi yatmakta.

Aslında karşınızdakine fırsat verirken kendinize de fırsat veriyorsunuz. Müsaade edin insanlar size yaklaşabilsin ve siz de karşı tarafa sizi tanıma imkanı verin. Ben ulaşılması kolay biriyim diyebilirsiniz fakat sizin kolay gördüğünüz başkası için zor olabilir. Biraz size yaklaşan kapıları aralayın. Aralayın ki insanlar sizden mahrum olmasın…