O Katil Olarak Doğmamıştı
- 24-04-2021
- KATEGORİ Sevda Akyüz
- YAZAR Sema Maraşlı
Ceren Özdemir'in katili Özgür Arduç. Namı diğer Kirli Özgür. Ona bu ismi acımasız yurt büyükleri vermişti.
Onu bir anda TV’de görünce çok farklı duygular oluştu. On beş yıl öncesine o kötü yılları yeni baştan yaşadım gibi. Bu tür bir korku o çok eski zamanların korkularını anımsattı yeniden bana. Toplu dayaklara, işkencelere ruhum gitti.
Oysa, Özgür’ün tek suçu yurtlara verilmek olmuştu. Bizden çok farkı idi. Erzurum’un muhafazakar doğasına aykırıydı. Saçlarını kırmızıya boyar, kına yakardı. Hiç banyo yapmaz, üzerini değişmezdi. Hoş değişecek elbisesi yoktu zaten.
Bir gün yine gördüğü şiddetten dolayı yurttan kaçmış, bir hırsızlık suçuna karışmıştı. Posta Gazetesi'ne çıkmıştı. Haberde eve girip bir miktar para aldıktan sonra banyo yapıp, saçlarını jölelemiş. Sonra, hiç tatmadığı ev ortamından olsa gerek TV’yi açıp film izlemiş uykuya dalmış. Evin komşularının ihbarı ile polis baskını ile alınıyor. İfadesinde de, “Banyo yapıp TV izlemeseydim beni yakalayamazdınız" diyor.
Normal değildi Özgür. Bugün suçlarına en korkuncunu ekledi. Keşke böyle olmasaydı.
Ama aklıma Erich Fromm’un: “Çocukluğunda şiddete ve travmalara maruz kalan insanların, büyüdüklerinde kolayca gangster ve katil olmaları kaçınılmaz olacaktır” sözü geliyor. İşte bu adi düzen Özgür’ü kurban seçmişti. Başka izahı yok.
Ona bu sapkın vahşi cinayeti işleten ve canavara dönüştüren sistem şimdi cezalandırıyor. Toplum nedenini bilmeksizin suçluluk duymadan, sorgulamadan, gerçek suçluyu göremeden aynı vahşi dille onu lanetliyor.
Bu söylem ve kafa değişmedikçe bir şey değişmeyecek. Özgürler doğacak ve suç makinesine dönüşecek Cerenler bu acı, hazin sonu yaşayacak.
Onu bir anda TV’de görünce çok farklı duygular oluştu. On beş yıl öncesine o kötü yılları yeni baştan yaşadım gibi. Bu tür bir korku o çok eski zamanların korkularını anımsattı yeniden bana. Toplu dayaklara, işkencelere ruhum gitti.
Oysa, Özgür’ün tek suçu yurtlara verilmek olmuştu. Bizden çok farkı idi. Erzurum’un muhafazakar doğasına aykırıydı. Saçlarını kırmızıya boyar, kına yakardı. Hiç banyo yapmaz, üzerini değişmezdi. Hoş değişecek elbisesi yoktu zaten.
Bir gün yine gördüğü şiddetten dolayı yurttan kaçmış, bir hırsızlık suçuna karışmıştı. Posta Gazetesi'ne çıkmıştı. Haberde eve girip bir miktar para aldıktan sonra banyo yapıp, saçlarını jölelemiş. Sonra, hiç tatmadığı ev ortamından olsa gerek TV’yi açıp film izlemiş uykuya dalmış. Evin komşularının ihbarı ile polis baskını ile alınıyor. İfadesinde de, “Banyo yapıp TV izlemeseydim beni yakalayamazdınız" diyor.
Normal değildi Özgür. Bugün suçlarına en korkuncunu ekledi. Keşke böyle olmasaydı.
Ama aklıma Erich Fromm’un: “Çocukluğunda şiddete ve travmalara maruz kalan insanların, büyüdüklerinde kolayca gangster ve katil olmaları kaçınılmaz olacaktır” sözü geliyor. İşte bu adi düzen Özgür’ü kurban seçmişti. Başka izahı yok.
Ona bu sapkın vahşi cinayeti işleten ve canavara dönüştüren sistem şimdi cezalandırıyor. Toplum nedenini bilmeksizin suçluluk duymadan, sorgulamadan, gerçek suçluyu göremeden aynı vahşi dille onu lanetliyor.
Bu söylem ve kafa değişmedikçe bir şey değişmeyecek. Özgürler doğacak ve suç makinesine dönüşecek Cerenler bu acı, hazin sonu yaşayacak.
1 Yorum Yorum Yaz