Rahat(sız)lık! (Erkekler)
- 16-09-2014
- KATEGORİ Ademler & Havvalar
- YAZAR Çocuk & Aile
Bir adem Diyor ki...
‘Bir dünya hayal ediyorum; hanımefendilik ve beyefendilik kavramlarının hakkını verebilme yetisine sahip insanların yetişmiş olduğu bir dünya. Hayalimde ki dünyada ebeveynler çocuklarına ahlakı cinsiyetçilik yaparak öğretmiyor, sınırlarını buna göre çizmiyor.
Sınır, sınırlar, had, hudut kelimeleri aklımda dolaşırken yazıyorum. Sonra aklıma edep, adap, ahlak kavramları geliyor. Benim dünyamda bu kavramlar genç kızların çeyizi olmuş durumda, kızlar çeyizlerini ve kendilerini her şeyden önce Allah rızası için ‘temiz saklıyor’.
Bu dünyada kızlar karşı masadaki çocuğu(!) kesmiyor, hududunu biliyor. Erkekler de kendini aynı şekilde önce Allah rızası için ‘temiz saklıyor’, bırakın zevk simsarlığını, helalinden başkasına bakmıyor. Helali henüz yoksa, büküyor boynunu ve yalvarıyor Rabbine:" Hayırlısı diyor, saliha olsun Rabbim diyor, bizi birbirimizle imtihan etme, birbirimizi sana yaklaşmaya vesile kıl." diye yalvarıyor.
Kızlar da aynı şekilde, sarılıp uyurken o kocaman oyuncak ayılara, ya da ne bileyim, izlerken o romantik komedi filmlerini, benzer şeyleri istiyor büyük ihtimalle RabblerindenJ
Bu dünyada zina yok ama aşk var. Beraberlik, flört yok ama evlilik var. İçi boş, pahada ağır şeylerle değil; incelikli düşünceyle ölçülüyor sevgi ve sevmek kavramı.
Tarafların fıtratı henüz bozulmamış, pembe dar pantolon giyen erkekler ve komando gibi kızlar yok.’
Derken insan uyanıyor hayalinden. Evet arkadaşlar bu yazdıklarım kurguydu, yok öyle bir dünya…
O dünyayı rahatlığıyla rahatsızlığa neden olan veya bu rahatlıktan rahatsızlık duymayan insanlar yüzünden kaybetmişiz.
O dünyayı kaybedişimizden herkes sorumlu ama ben ilk önce beylerden başlayayım, tabi gerçekten kendini temiz saklayan arkadaşları takdir ederek onları aşağıdaki tasniften ayırıyorum. Sorum kendini temiz saklamayan beylere:
‘Bir ADAM bir kızı maddi veya manevi kullanır mı beyler?’ diye sorsam ‘delikanlılığa sığmaz’ diyen, mangalda kül bırakmayan bu arkadaşlara bir soru daha soruyorum: ‘Vicdanınızı da kandırabiliyor musunuz peki?’. Böyle devam edince dökülmeye başlıyorlar, neymiş hiç sevgilim olmadı olmasın mıymış, takılmakmış, aynı kızdan sıkılmakmış, iyi kızmış(affınıza sığınıyorum) falan. Benimse cevabım tek: ‘Allah’tan korkun!’. Bunun yanında bazı değerleriniz olsun falan diyorum ama çok da fazla fayda etmiyor.
Mesela bir olay geçti başımdan, anlatayım da bu tarz insanlar ne kadar ikiyüzlüymüş görün. Nişanlı bir arkadaşım var, İstanbul’a uğramış çalıştığı şirketin iş gezisi sebebiyle, hoşbeşten sonra iş gezisi nasıldı diye sordum, sormaz olaydım! Toplantı yaptıkları otelde üniversiteden eski bir arkadaşıyla karşılaşmış, kız çok güzelmişmiş, bi’ görmeliymişim!
Tabi o anlatırken ben katlanmaya çalıştım, yaptığı rezilliği anlattıktan sonra bana da iyilik yaptığını zannederek tam ‘böyle nereye kadar’ muhabbetine girecekti ki lafa girdim, şimdi sana bir soru soracağım ama ağırına gitmesin, gerçi zannetmiyorum ama diyerek şu soruyu sordum:
"Senin yaptığın rezilliğin aynısını nişanlın yapsa, kaldırır mısın?"
Tabi beyimiz hiddetlendi, öyle şey olur muymuş? Sorduğu soruya da emin bir şekilde cevabı kendisi verdi: ‘olamazmış’. Karşımda cinsiyetçi yaklaşımla ahlak eğitimi almış bir zavallı varken daha fazla konuşmadım ve hiçbir şey demeden ayrıldım arkadaştan. Bu arkadaş ne kadar ahlaklı bilemem ama bu ahlaksız olayın önemli sebeplerinden biri de RAHATlık.
Bir de kötü niyetli olmayanlar var. Niyet kötü olmayabiliyor ama âkibet kötü olabiliyor. Bazı erkekler hemcinsleriyle dertleşeceğine, kadınlarla dertleşiyor. Eğer bir kişi karşısındaki insanı bir büyük olarak addetmiyorsa veya buna benzer bir ilişki söz konusu değilse karşı cinsle dertleşmemeli, arkadaşlığın falan hikaye olduğunu düşünüyorum.
Erkekler bunu kasıtlı yapmadıklarında bile daha sonra yakınlaşma ihtimali mutlaka oluyor, bu dikkatsizlik. Ama kadınların dinlemeye olan zaafını bilip bunu kullananları tanıyorum, kadınlar da akıl vermeyi sevdiği için, bir şeyler mutlaka başlıyor, bu da erkeklerin ölçüyü aştığı noktalardan önemlisi diye düşünüyorum.
Bir sonraki yazımda kadınların rahatlığını yazacağım.
3 Yorum Yorum Yaz