Yuvası Yıkılmasın Diye Mücadele Eden Kadın
- 16-04-2019
- KATEGORİ Sema Maraşlı
- YAZAR Sema Maraşlı
“HAVLE” Yuvası yıkılmasın diye mücadele eden kadın.
Havli binti Salebe. Mücadele suresinin ilk âyetlerinin iniş sebebi olan mübarek hatun. Onun kutlu mücadelesi şöyle: Hz. Havle’nin kocası bir gün Havle'ye çok kızıyor ve öfkeyle “Sen bana anamın sırtı gibisin” diyor. O zaman Arap geleneğine göre buna "zıhar" deniyor ve erkek karısına bu sözü söylerse karısını bir daha nikahlayamayacak şekilde boşamış oluyor.
Hz.Havle'nin kocası öfkesi geçince pişman oluyor, barışmak istiyor fakat Hz.Havle geleneğe göre boşanmış olduğu için durumun hükmünü öğrenmek için Hz. Peygamberin yanına koşuyor. İslam toplumunda yapılan ilk zıhar olduğu için o konu ile ilgili bir hüküm yok o zamana kadar.
Peygamber efendimize durumu anlatıyor. Peygamberimiz bu konu ile ilgili ilahi bir hüküm inmediği için mevcut uygulama üzerinden karar veriyor: “Sen artık kocana dönemezsin” diyor. Hz. Havle “Ya Rasulallah benim küçük çocuğum var, kocam da ben de artık yaşlandık, boşanırsam ben de çocuklarım da perişan olur bir çıkış yolu bulun..." diyor.
Peygamber efendimiz ilahi bir emir olmadan mümkün olmadığını söylüyor. Havle tekrar ısrar ediyor, Hz.Peygamber sabırla yumuşaklıkla tekrar aynı şeyleri söylüyor. Havle tekrar ısrar ediyor, yalvarıyor. Bu bir süre böyle devam ediyor. Hatta Havle’nın ısrar ve yalvarmalarına karşı Hz. Peygamberin eşlerinin gözyaşı döktüğü yazıyor kaynaklarda.
Hz. Havle, Allah'ın Resulünün hüküm inmeyen bir konuda karar vermeyeceğini anlayınca halinden yakınarak Allah (c.c) yalvarıyor şöyle dua ediyor. “Allah’ım! Çok yalnızım. Bu ayrılık bana çok acı verecek. Küçük çocuklarım var; onları babalarına bıraksam perişan olurlar, kendime alsam aç kalırlar. Halimi sana arz ediyorum, beni bu sıkıntıdan kurtar; Resulünün dilinden bir vahiy inzâl buyur!” diye dua ediyor. Havle'nin yakarışlarından kısa bir süre sonra Mücadele suresinin ilk âyetleri iniyor. Allah'ın elçisi Havle'ye âyetlerin müjdesini veriyor ve ona okuyor:
“Allah, kocası hakkında seninle tartışan (hüküm için ısrar eden) ve Allah’a şikayette bulunan (kadın)ın sözünü işitti (dileğini kabul etti). Allah zaten sizin her konuşmanızı işitir. Çünkü Allah hakkıyla işitendir, görendir. (Mücadele suresi:1)
Yuvası yıkılmasın diye mücadele eden ve ilk âyette kadının bu gayreti "mücadele" kelimesi ile tanımlandığı için bu kutlu mücadele, bu kadın hürmetine sûreye isim oluyor: Mücadele suresi.Bu mücadele Rabb'imizin hoşuna gidiyor ve Hz. Havle’ye müjde oluyor.
Nice yüzyıllar kadınların yaptığı en kutlu mücadele ailesini kurtarmak olmalı bu durumda. Aile için yapılan bir mücadeleye Rabb'imizin "Allah onun sözünü işitti, kabul etti" demesi de tüm mü'minlere müjdedir aslında.
Mücadele suresinde âyetlerin devamında Allah (c.c) zıhar sözünü hoş görmediğini bildirerek bu sözü söyleyen kişinin karısına dönebilmesi için kefaret olarak ya bir köle azat etmesi ya altmış gün aralıksız oruç tutması ya da altmış fakiri doyurmasını şart koşuyor.
Hz. Havle Resulullah'a kocasının yaşlı ve fakir olduğunu ve bunların hiçbirini yapamayacağını söylüyor. Hz. Peygamber Havle’ ye ikramlarda bulunuyor ve o da ikramları kocasına hediye ediyor, kocası altmış fakiri doyurup eşine dönebiliyor.
Yuvasını kurtarmak için mücadele eden, hakkında âyet inen bu mübarek kadının adını, başörtülü feministler kurdukları feminist derneğe isim yapmışlar.
“Havle” diye dernek kurmuşlar. Hz. Havle gibi mücadele edeceklermiş. İyi de Hz.Havle ailesini dağılmaktan kurtarmak için mücadele eden bir kadındı.
Feminizmin ise en büyük düşmanlığı aile kurumuna karşıdır.
Havle derneğini kuran bu başörtülü feministler 8 Martta din düşmanı feministlerle kol kola yürüyüş yaptılar ve “Allah’mısınız. Aileniz batsın” diye aile aleyhine pankart taşıdılar. Sanki aile kurulmasını Allah istemiyormuş gibi. Bunlar Allah'a iftira atacak kapasitedeler. Aile olmayı, nikahı Allah (c.c) emrediyor.
Din düşmanı feministlerden geri kalmak istememişler belli ki. Başlarındaki örtüden utanmadan "Aileniz Batsın" diye pankart taşıdılar. Gerçi utanmaları olsa etraflarında özgürlük adına cinsel içerikli pankart taşıyan, din düşmanı kadınlarla aynı safta olmaya utanırlardı. Bu grubun yıllardır faaliyet gösteren bir de blog sayfaları var.
Ve birazcık utanmaları ve insafları olsaydı yuvasını kurtarmak için mücadele eden mübarek bir sahabe hanımın adını aile düşmanı derneklerine isim olarak koymazlardı.
Feminist kadınların derneklerine Hz.Havle’nin adını vermelerindeki niyetleri Kur’an dan güya kendilerine dayanak bulmak ve Müslümanlar tarafından meşruiyet kazanmak için de olabilir.
Türkiye’nin "ilk Müslüman feminist derneği" olarak yola çıkmış olma iddiaları var. Bu arada kolkola hareket ettikleri diğer kadın derneklerinin de Müslüman olmadığını kabul etmiş oluyorlar.
Amaçlarını “Temel amacımız feminist harekete Müslüman kadınların dahiliyetini artırmak.” ve “İslam’ın kadınlara yönelik ayrımcı yorumlarıyla mücadele etmek, kadınları güçlendiren yorum ve yaklaşımların sesini yükseltmek temel motivasyonumuz.” diye açıklamışlar.
Yani işleri Kur'an âyetleriyle değil, âyetlere yapılan nefsani yorumlarla. Hadisi şerifleri zaten kabul etmiyorlar. Yorumları öne çıkaracaklarmış. Çünkü feminist kadınların Nisa suresi 32, 34 gibi aile ile ilgili yoruma ihtiyaç olmayan gayet açık âyetleri ve miras hükümlerini kabul etmeleri mümkün değil. İdeolojilerine ters düşer.
Feministler Kur’an-ı Kerimde ki pek çok âyete muhalif hareket ediyorlar. Kadınların nafaka almasını destekliyorlar, genç evliliğe karşılar, aile kurumunu aşağılıyorlar. Feminizm adı altında İslam ile savaşıyorlar.
Bir de Havle gibi mücadele edeceklerini iddia ediyorlar.
Hz. Havle’nin mücadelesi yuvası içindi o Allah’a dayandı. Oysa Havle derneğinin mücadelesi Allah’a karşı bir mücadele. Bu mücadelenin neticesini Rabb'imiz yine Mücadele suresi 5. Âyette veriyor.
“Allah ve Resûlü’ne muhalefet edenler, kendilerinden öncekilerin alçaltıldıkları gibi alçaltılacaklardır. Halbuki biz apaçık âyetler de indirmişizdir. İnkâr edenler için alçaltıcı bir azap vardır."
http://www.sivilsayfalar.org/2019/04/02/turkiyede-ilk-musluman-feminist-kadin-dernegi-havle/
http://www.cocukaile.net/musluman-nasil-feminist-olur/
Havli binti Salebe. Mücadele suresinin ilk âyetlerinin iniş sebebi olan mübarek hatun. Onun kutlu mücadelesi şöyle: Hz. Havle’nin kocası bir gün Havle'ye çok kızıyor ve öfkeyle “Sen bana anamın sırtı gibisin” diyor. O zaman Arap geleneğine göre buna "zıhar" deniyor ve erkek karısına bu sözü söylerse karısını bir daha nikahlayamayacak şekilde boşamış oluyor.
Hz.Havle'nin kocası öfkesi geçince pişman oluyor, barışmak istiyor fakat Hz.Havle geleneğe göre boşanmış olduğu için durumun hükmünü öğrenmek için Hz. Peygamberin yanına koşuyor. İslam toplumunda yapılan ilk zıhar olduğu için o konu ile ilgili bir hüküm yok o zamana kadar.
Peygamber efendimize durumu anlatıyor. Peygamberimiz bu konu ile ilgili ilahi bir hüküm inmediği için mevcut uygulama üzerinden karar veriyor: “Sen artık kocana dönemezsin” diyor. Hz. Havle “Ya Rasulallah benim küçük çocuğum var, kocam da ben de artık yaşlandık, boşanırsam ben de çocuklarım da perişan olur bir çıkış yolu bulun..." diyor.
Peygamber efendimiz ilahi bir emir olmadan mümkün olmadığını söylüyor. Havle tekrar ısrar ediyor, Hz.Peygamber sabırla yumuşaklıkla tekrar aynı şeyleri söylüyor. Havle tekrar ısrar ediyor, yalvarıyor. Bu bir süre böyle devam ediyor. Hatta Havle’nın ısrar ve yalvarmalarına karşı Hz. Peygamberin eşlerinin gözyaşı döktüğü yazıyor kaynaklarda.
Hz. Havle, Allah'ın Resulünün hüküm inmeyen bir konuda karar vermeyeceğini anlayınca halinden yakınarak Allah (c.c) yalvarıyor şöyle dua ediyor. “Allah’ım! Çok yalnızım. Bu ayrılık bana çok acı verecek. Küçük çocuklarım var; onları babalarına bıraksam perişan olurlar, kendime alsam aç kalırlar. Halimi sana arz ediyorum, beni bu sıkıntıdan kurtar; Resulünün dilinden bir vahiy inzâl buyur!” diye dua ediyor. Havle'nin yakarışlarından kısa bir süre sonra Mücadele suresinin ilk âyetleri iniyor. Allah'ın elçisi Havle'ye âyetlerin müjdesini veriyor ve ona okuyor:
“Allah, kocası hakkında seninle tartışan (hüküm için ısrar eden) ve Allah’a şikayette bulunan (kadın)ın sözünü işitti (dileğini kabul etti). Allah zaten sizin her konuşmanızı işitir. Çünkü Allah hakkıyla işitendir, görendir. (Mücadele suresi:1)
Yuvası yıkılmasın diye mücadele eden ve ilk âyette kadının bu gayreti "mücadele" kelimesi ile tanımlandığı için bu kutlu mücadele, bu kadın hürmetine sûreye isim oluyor: Mücadele suresi.Bu mücadele Rabb'imizin hoşuna gidiyor ve Hz. Havle’ye müjde oluyor.
Nice yüzyıllar kadınların yaptığı en kutlu mücadele ailesini kurtarmak olmalı bu durumda. Aile için yapılan bir mücadeleye Rabb'imizin "Allah onun sözünü işitti, kabul etti" demesi de tüm mü'minlere müjdedir aslında.
Mücadele suresinde âyetlerin devamında Allah (c.c) zıhar sözünü hoş görmediğini bildirerek bu sözü söyleyen kişinin karısına dönebilmesi için kefaret olarak ya bir köle azat etmesi ya altmış gün aralıksız oruç tutması ya da altmış fakiri doyurmasını şart koşuyor.
Hz. Havle Resulullah'a kocasının yaşlı ve fakir olduğunu ve bunların hiçbirini yapamayacağını söylüyor. Hz. Peygamber Havle’ ye ikramlarda bulunuyor ve o da ikramları kocasına hediye ediyor, kocası altmış fakiri doyurup eşine dönebiliyor.
Yuvasını kurtarmak için mücadele eden, hakkında âyet inen bu mübarek kadının adını, başörtülü feministler kurdukları feminist derneğe isim yapmışlar.
“Havle” diye dernek kurmuşlar. Hz. Havle gibi mücadele edeceklermiş. İyi de Hz.Havle ailesini dağılmaktan kurtarmak için mücadele eden bir kadındı.
Feminizmin ise en büyük düşmanlığı aile kurumuna karşıdır.
Havle derneğini kuran bu başörtülü feministler 8 Martta din düşmanı feministlerle kol kola yürüyüş yaptılar ve “Allah’mısınız. Aileniz batsın” diye aile aleyhine pankart taşıdılar. Sanki aile kurulmasını Allah istemiyormuş gibi. Bunlar Allah'a iftira atacak kapasitedeler. Aile olmayı, nikahı Allah (c.c) emrediyor.
Din düşmanı feministlerden geri kalmak istememişler belli ki. Başlarındaki örtüden utanmadan "Aileniz Batsın" diye pankart taşıdılar. Gerçi utanmaları olsa etraflarında özgürlük adına cinsel içerikli pankart taşıyan, din düşmanı kadınlarla aynı safta olmaya utanırlardı. Bu grubun yıllardır faaliyet gösteren bir de blog sayfaları var.
Ve birazcık utanmaları ve insafları olsaydı yuvasını kurtarmak için mücadele eden mübarek bir sahabe hanımın adını aile düşmanı derneklerine isim olarak koymazlardı.
Feminist kadınların derneklerine Hz.Havle’nin adını vermelerindeki niyetleri Kur’an dan güya kendilerine dayanak bulmak ve Müslümanlar tarafından meşruiyet kazanmak için de olabilir.
Türkiye’nin "ilk Müslüman feminist derneği" olarak yola çıkmış olma iddiaları var. Bu arada kolkola hareket ettikleri diğer kadın derneklerinin de Müslüman olmadığını kabul etmiş oluyorlar.
Amaçlarını “Temel amacımız feminist harekete Müslüman kadınların dahiliyetini artırmak.” ve “İslam’ın kadınlara yönelik ayrımcı yorumlarıyla mücadele etmek, kadınları güçlendiren yorum ve yaklaşımların sesini yükseltmek temel motivasyonumuz.” diye açıklamışlar.
Yani işleri Kur'an âyetleriyle değil, âyetlere yapılan nefsani yorumlarla. Hadisi şerifleri zaten kabul etmiyorlar. Yorumları öne çıkaracaklarmış. Çünkü feminist kadınların Nisa suresi 32, 34 gibi aile ile ilgili yoruma ihtiyaç olmayan gayet açık âyetleri ve miras hükümlerini kabul etmeleri mümkün değil. İdeolojilerine ters düşer.
Feministler Kur’an-ı Kerimde ki pek çok âyete muhalif hareket ediyorlar. Kadınların nafaka almasını destekliyorlar, genç evliliğe karşılar, aile kurumunu aşağılıyorlar. Feminizm adı altında İslam ile savaşıyorlar.
Bir de Havle gibi mücadele edeceklerini iddia ediyorlar.
Hz. Havle’nin mücadelesi yuvası içindi o Allah’a dayandı. Oysa Havle derneğinin mücadelesi Allah’a karşı bir mücadele. Bu mücadelenin neticesini Rabb'imiz yine Mücadele suresi 5. Âyette veriyor.
“Allah ve Resûlü’ne muhalefet edenler, kendilerinden öncekilerin alçaltıldıkları gibi alçaltılacaklardır. Halbuki biz apaçık âyetler de indirmişizdir. İnkâr edenler için alçaltıcı bir azap vardır."
http://www.sivilsayfalar.org/2019/04/02/turkiyede-ilk-musluman-feminist-kadin-dernegi-havle/
http://www.cocukaile.net/musluman-nasil-feminist-olur/
13 Yorum Yorum Yaz